Bir konuda fikir vermek istiyorum, şimdi çocuğunuz yüzme sporu ile uğraşıyor. Bizler vücut geliştirme ile uğraşıyoruz, bu spora 3-5 yıl verirsek baya tecrübe ederiz, ama Savaş Cebeci'den bir antrenman bile olsa Personal training alsak o adamın bize salonda öğreteceği çok şeyler olur. Demek istediğim yüzme sporuna emek vermiş, çok uğraşmış kişilerle iletişime geçmeniz. Ör Derya Büyükuncu sonuçta kendisi olimpiyatlara katılmıştır, hatta bir yüzme okulu açma projesi vardı demek ki bu konuda yetiştirme açısından da bilgili. Süt konusunda bana baya giydirmişsiniz
Cevabımı hafta sonuna kadar yazacağım. Teşekkürleri mesajların sol altında bulunan linkten yapalım lütfen, İyi Çalışmalar
Corleone arkadaşım önerin için tşk ederim. Tabiki herkes alanında uzmanlaşmış kişiler ile çalışmak ister ancak malesef günümüz şartlarında bunun mümkün olabilmesi bir çok şarta bağlı ( maddi olanaklar, fiziki yakınlık, uzman kişilerin zaman sorunu vs gbi )
Temelde hemen hemen tüm spor branşları fitness içermektedir. Yüzme sporuda bunlardan birtanesidir. Yüzme sporunun " kara antremanları " çok ciddi ve disiplinli olarak uygulanır. Genellikle kuvvet, dayanıklılık,çabukluk,denge ve esneklik üzerine planlanır, ağırlık ile yapılan kas geliştirme egzersizlerinin tamamına yakını ve bir çok ağırlık olmadan yapılan egzersiz hareketlerini içerir. Özellikle hem itme hemde çekme yönünden tüm kas guruplarının geliştrilmesi esasına dayanılarak çalışmalar planlanmaktadır. Kısaca iyi bir "kara antremanı" ile desteklenmediği taktirde yüzme sporunda başarı yakalanması çok çok zordur. örneğin karada çok hızlı koşabilen çabukluk özelliğine sahip bir sporcu ,havuzda aynı çabukluk ve hızı gösteremiyorsa ona uygun havuz egzersiz teknikleri planlanarak programlar oluşturulurken bunun tam tersi durumda da kara antremanı ile havuzdaki bazı hedeflere ulaşmak mümkün olmaktadır. Bu nedenle fitness egzersizleri ve buna uygun olarak beslenmek yüzme sporunda çok önemlidir.
Süt konusuna gelince benim düşünceme göre gıda mühendislerinin hedefi; sütün içeriğini "az tahrip ettik" ve "uht homojenize süt " yaptık diye övünmek yerine ,
yanlış beslenme sonucu ve
yanlış ilaç tedavileri neticesinde evrim geçirerek asitleşmiş inek metabolizmalarını normale nasıl döndürürüz ve insanlara en az müdahale edilmiş ürünü endüstriyel işlem görmeden sağlıklı şekilde nasıl ulaştırırız olmalıdır. umarım siz sütün içerisindeki yararlı-zararlı tüm mikroorganizmaları öldürüp, içeriğine az zarar vermekle övünen mühendislerden olmazsınız. Olayın kaynağındaki yani inek bünyesindeki zararlı mikro organizmaların yine bir evrim süreci içerisinde bazik bir ortamda yaşaması sağlandığında , asit ortam olan insan midesinde yaşamaları mümkün olmayacaktır. Dolayısı ile süte ısıl işlem uygulamaya da gerek kalmayacaktır.Beslenme ve ilaç kullanımları (antibiyotikler vs ) ile bilinçli olarak evrimleştirilen inek bünyesinde yaratılan süper mikroplar , doğal haline döndürülmesi için çalışmalar başlamalı ve bu hususta gıda mühendisleri de, biyokimya ve veteriner hekimler ile birlikte çalışma yapmalıdır. Başarılı olurlar ise kendi kendilerini değil halk onları övecektir. Şunu da anlamanı isterim ki bu konuda yazı yazarken hiç bir zaman senin tabirin ile "sana giydirmeyi" aklımdan bile geçirmedim. amacım sadece çok hassas olan bu konuda farkındalık yaratmaktır. insanlar bu konuyu araştırdıklarında çok daha bilinçli şekilde tüketim yapacaklardır.
Sütte bulunan vitamin,mineral,karbonhidrat,yağ ve protein kısaca besin değerlerini "Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi dernekleri Federasyonu" aşağıda linkini verdiğim sayfasında yazmıştır, lakin ısıl işlem görmüş-görmemiş süt arasındaki besin değerlerini yazmamışlardır. ısıl işlem ve homojenizasyon sonrası - öncesi bir karşılaştırma yapıldığında anlatmak istediklerim çok daha iyi anlaşılacaktır. Isıl işlem öncesi sütün içerisinde bulunan vitaminlerin,enzimlerin bir çoğunun tamamen, bazılarınında büyük kısmının tahrip edilerek , "yararlı-zararlı
tüm bakterilerin yok edilmesi" benim için sorun değil diyenler uht sütleri içmeye devam edebilirler. "uygulanan ısıl işlemler sadece zararlı mikropları öldürür yararlılara dokunmaz" buna inanmak kusura bakmayın ama en hafif tabiri ile saflıktır, sakın yanlış anlaşılmasın süt pastörize edilmeden yada ısıl işlem görmeden tüketilebilecek durumda değildir, çünkü bilinçli olarak bu durum sermaye sahipleri tarafından çok uzun seneler önce hazırlanmıştır. Ancak bizlere sundukları "süt" değil adı " UHT pastörize homojenize süt " endüstriyel işlem görmüş süte verilen isim budur. Aldatmaca ise bu yeni ürünün içerik olarak %100 Sütten farksız olduğunu idda etmektir. Bu nedenle uht teknolojisi ile pastörize edilmiş ve homojenizasyon uygulanmış sütlerin yerine artık "günlük pastörize endüstriyel işlem görmemiş yada az görmüş (yağının ayarlanması gibi ) sütler" (kötünün iyisi olarak ) tercih edilmeye başlanmıştır. günlük sütlerin fiyatları da daha az işlem görmesine rağmen daha pahalıdır ve max 5 gün içinde tüketilmelidir.
Süt ve Süt Ürünleri " burada verilen besin değerleri, ısıl işlem öncesi ve sonrası şeklinde kıyaslanabilmelidir "
Umarım yazdıklarım farkındalık yaratır ve insanlar hakkettikleri doğal, endüstriyel işlem görmemiş ürünlere kavuşabilirler.